26 Ekim 2012 Cuma

CHP, BDP ve İP’in sokak inadı

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın CHP ile BDP arasında ‘gizli bir ittifaktan' bahsettiği konuşmasının üzerin­den bir hafta geçmeden, işbirliğinin ilk yansımaları ortaya çıkmaya başladı.

CHP – BDP İTTİFAKI MEYVELERİNİ VERİYOR

CHP'nin seçimlerin erkene alınmasına engel olmaya çalışan dünyadaki tek anamuhalefet partisi olduğu­nu belirttiği konuşmasında Erdoğan, “BDP ile CHP, 12 Haziran'dan bu yana pek çok konuda birlikte ha­reket ediyor. Adeta bunlar müttefik. CHP'nin yolu BDP'yi, BDP'nin yolu da CHP'yi düze çıkarmaz” şek­linde konuşmuştu.

BİRER GÜN ARAYLA KAOS PEŞİNDELER

Başbakan'ın bu açıklamasının ardından CHP ile BDP birer gün arayla ayrı ayrı ‘kaos planlarını' uygula­maya sokma kararı aldılar. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının Ulus Meydanı'nda yapılama­yacağı yönündeki Ankara Valiliği kararını bahane eden CHP, ‘Bu karar yok hükmündedir. Biz orada ola­cağız' şeklinde hukuka, kanunlara ve kamu düzenine meydan okurken, BDP ise cezaevlerindeki terör tu­tuklu ve mahkûmlarının ve terör örgütü elebaşısı Öcalan'ın durumunu bahane ederek 30 Ekim tarihini ‘topyekün direniş günü' ilan etti ve yandaşlarına ‘hayatı durdurma' çağrısı yaptı.

İP'LİLER ELLERİNİ OVUŞTURUYOR

Bu arada, Ulus Meydanı'nda provokasyon peşinde olan ve Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını karanlık siyasetlerine alet etmeyi düşünen grupların içinde başı çeken İşçi Partisi'nin (İP) üyeleri kimi şehirler­de ‘Hepimiz Atatürk'ün askerleriyiz' sloganları atarak, yasağı protesto ederken, CHP'den gelen sürpriz destekle moral buldular.

CHP, MARJİNAL GRUPLARIN KUYRUĞUNA TAKILDI

İP, ADD gibi marjinal grupların peşine takılmakla suçlanan CHP'nin genç parti meclisi üyeleri yaptıkla­rı açıklamada, “Hiçbir güç Cumhuriyeti yasaklama cesareti gösteremez. Ne AKP ne de valilerinin buna gücü yetmez. Cumhuriyet de, meydanlar da halkındır” dediler. CHP PM üyeleri Umut Akdoğan, Gül Çiftçi, Sevnur Yıldırım, Onursal Adıgüzel ile Gençlik Kolları Genel Başkanı Emre Doğan ortak bir açıkla­ma yaparak, 29 Ekim'deki Cumhuriyet yürüyüşüne Valilik tarafından izin verilememesine tepki göster­diler. Açıklamada, “Valinin buyruğu bizim için yok hükmündedir. Mustafa Kemal Samsun'a çıktıktan sonra onu geri çağıran padişahın ‘tutuklansın, tez kellesi vurulsun' buyruğunu nasıl dikkate almadıysa biz de AKP'yi ve onun valilerinin yasakçı zihniyetini dikkate almıyoruz. Cumhuriyet milletin bayramı­dır. Hiçbir güç Cumhuriyeti yasaklama cesareti gösteremez. Ne AKP ne de valilerinin buna gücü yet­mez. Cumhuriyet bürokrasi koridorlarında kurulmadı. Bu ülkenin dağlarında, ovalarında, meydanla­rında kuruldu. Nerede kurulduysa orada kutlanır” denildi.

İNCE'DEN KABADAYILIK

Bu arada CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, yaptığı açıklama ile İçişleri Bakanı'nı uyardı. “Kimse Cumhuriyet Bayramını yasaklayamaz” diyen İnce, “Orada bir milletvekilimizin gözüne biber gazı gelir­se bu Meclis'te İçişleri Bakanı'na o gazı tattırırız” şeklinde gözdağı vermeye çalıştı.

30 EKİM'İ “TOPYEKÛN DİRENİŞ GÜNÜ” İLAN ETTİLER

BDP cephesinde ise Büyük Kongre'nin ardından yapılan ilk parti meclisi toplantısından ‘kaos planı' çık­tı. Kongre “Sonuç Bildirgesi”nde İP, ADD ve CHP gibi ‘Kemalist' grupların 29 Ekim provokasyon giri­şimlerinin hemen ertesi günü olan 30 Ekim'de tüm AK Parti örgütlerine siyah çelenk bırakılması isten­di.

HAYATI DURDURMA ÇAĞRISI

30 Ekim Salı gününü “Topyekûn Direniş Günü” ilan eden BDP PM'nin güçlü eylem ve etkinlikler planla­dığı belirtilen bildirgede, parti yandaşlarına “bulundukları alanda hayatı durdurma” çağrısı yapıldığı, “Partimiz, açlık grevlerinin geldiği kritik aşamayı ciddiyetle algılayarak; genel merkez ve yerel örgütle­rimiz bütünlüklü, planlı, sürekli, güçlü, meşruiyet ve haklılık temelinde demokratik sivil bir direniş hat­tı oluşturacaktır” denildi.

EFENDİLERİNE MEKTUP YAZACAKLAR

Terör örgütü yandaşı partinin diğer bazı eylem planları şöyle sayıldı: “Açlık grevi hakkında bilgi ver­mek ve duyarlılık çağrısında bulunmak amacıyla, Kürdistan'ın diğer parçalarındaki parti ve liderlere, Avrupa'daki insan hakları örgütlerine, BM ve AB'nin insan haklarıyla ilgili birimlerine, AB ülkeleri li­derlerine ve Türkiye büyükelçiliklerine, ABD senatör ve kongre üyelerine, Avrupa konseyinin ilgili bi­rimlerine, uluslararası kanaat önderlerine ve yabancı gazetecilere Eş Genel Başkanlarımızın imzalarıy­la mektuplar iletilecektir.”

DÖNÜŞÜMLÜ AÇLIK GREVİ RİYAKÂRLIĞI

“İl örgütlerimiz uygun olan tüm mahallelerde, uygun yerlere ‘açlık grevindeki tutsaklar yalnız değildir' çadırları kuracaktır. Genel merkez yöneticilerimiz, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız bu çadır­larda; açlık grevinin durumunu, tutsakların haklı ve meşru taleplerini yapacakları toplantılarla halkla paylaşacaklardır. Milletvekillerimiz ve belediye başkanlarımız da çadırlarda destek amaçlı yapılacak dönüşümlü açlık grevine katılacaklardır.”

KCK OPERASYONLARI ‘SİYASİ SOYKIRIM' OLARAK NİTELENDİ

BDP'nin eylemlerinin yoğun olarak 3 Kasım'a kadar sürmesi bekleniyor. Sonuç Bildirgesi'ne göre BDP PM toplantısında gelecek birkaç yıl içerisinde, 21. YY'nin kaderini belirleyecek kadar önemli gelişme­ler yaşanacağı öne sürüldü. Açıklamada, “14 Nisan 2009'dan beri kesintisiz olarak devam eden siyasi soykırım operasyonlarına ve 8 bini aşkın politik tutsağa rağmen, halkımızın direnişi devam ediyor” de­nilerek KCK operasyonlarına dikkat çekildi. BDP açıklamasında, Kürt halkının teröristbaşı Abdullah Öcalan'ı ‘Önder' olarak kabul ettiğini de öne sürüldü.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Meşhur Bilderberg toplantısına bu yıl hangi Türkler katılıyor

  Dışarıya tamamen kapalı bu kulüp, komplo teorisyenlerinin de sıkça beslendiği bir yer olma özelliğini taşıyor. Bu yıl, organizasyona 23 ül...