28 Haziran 2011 Salı

Eğitimimizi Toplam Kalite Yönetimi (TKY) İle Dönüştürebilir miyiz?

TKY bir yönetim tekniği ve felsefesidir.
                  TKY, yeni bir eğitim sistemi inşa etmek için kullanılmaz.
                  TKY, bir kalite sistemidir. Sistem inşa etme aracı olmaktan çok, sistemlerin sağlıklı, etkin ve verimli çalışmasına yardımcı olur.
                  Peki, nerede ne kadar yardımcı olabilir?
Sistemin insandan kaynaklanan aksaklıklarının giderilmesine yardımcı olur.
                  Bunların hata içindeki toplam payı ne kadardır?
                  Dr. Deming'e göre % 6, Crosby'e göre de % 20'dir.
                  Diğer aksaklıkların ise sistemden kaynaklandığına inanılmaktadır.
                  Bu nedenledir ki TKY, kurulu bir sistemi iyileştirme aracı olarak kullanılır.
                   Bu iyileştirme de azami derecede % 20'dir.
                  İnsan elinin değdiği her sistemin olumlu yanı olduğu gibi olumsuz yanı da vardır. Tıpkı bir ilacın şifasının yanında yan (olumsuz) etkisinin oluşu gibi.
                  Ama buna rağmen yine de kullanmak zorunda kalıyoruz.
                  TKY'ye bu şekilde baksak bile yine de yararlı ve soluk aldırıcıdır.
Gönül isterdi ki, dünyanın şu anda konuştuğu, yer yer de uygulama alanına soktuğu ve TKY'yi de kullandığı YÖNETİŞİM tekniğini konuşmuş olalım.
                  Daha çok özverili ve paylaşımcı uygulamayı gerektiren yönetişimin ilkelerini de gözardı etmememizin  gereğine inanıyorum.
                  Belirtelim ki, her iki yönetim tekniği eğitim camiasında henüz yeterince anlaşılmış değildir.
                  On yıla yakındır uygulanmaya çalışılan TKY felsefesi ve tekniği öğretmen ve yöneticilerimiz için bir angarya olmaktan çıkarılmasının yolları aranmalıdır diye düşünüyoruz.
                  Her şeyden önce TKY'nin eğitim ve insan için ne anlama geldiği anlatılmalı ve eğitim çalışanları da bunu anlamaya çalışmalıdır. Aksi halde "havanda su dövmek" olur ki, kulakları sağır etmekten başka bir işe yaramaz.
                  TKY, yeterince anlaşılırsa eğitimimiz için bir soluk olacağına inanıyoruz.
                  TKY bir angarya olarak değil, gerçekten kaliteye ulaştırıcı bir yönetim tekniği olarak algılandığında hem eğitim çalışanları hem de müşteri konumundaki öğrenci, veli, çevre, iş dünyası ve hükümet memnun olacaktır.
                  Bunun yolu, TKY felsefe ve tekniğine uygun bir şekilde eğitim çalışanlarını eğitmektir. Bu işin, okullarda 3-5 kişinin sorumluluğu ile olabileceğine ihtimal vermek, TKY'yi hiç bilmemek ya da ona hiç inanmamak olur diye düşünüyoruz.
                  Çünkü TKY, tüm ilke ve süreçleriyle bir bütündür, parçalanamaz.Tıpkı İslamda "imanın"  bölünme kabul etmediği gibi.
                  Bu nedenledir ki, eğitim kurumunda ve sistemde çalışanlarının tamamı ( hizmetlisinden müdürüne , Milli Eğitim Müdürü'nden Bakanına kadar) TKY'nin felsefe ve tekniğine inanırsa ancak istenilen sonuç alınabilmektedir.
                  Henüz vaktimiz vardır. İdeolojik ve kişilik çıkar hesaplarından sıyrılarak bu konuya yaklaşılmalıdır. Çünkü burada asıl olan geleceğimizdir.
                  Kendimiz için "yarının" bir anlamı olmayabilir ama, milletimiz ve çocuklarımız söz konusu olduğunda bir anlamı vardır ve olmalıdır da…
                  Selam ve sevgi ile…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Meşhur Bilderberg toplantısına bu yıl hangi Türkler katılıyor

  Dışarıya tamamen kapalı bu kulüp, komplo teorisyenlerinin de sıkça beslendiği bir yer olma özelliğini taşıyor. Bu yıl, organizasyona 23 ül...